İsrail’in su teknolojisi alanındaki lider pozisyonu, icatların ihtiyaçlardan ortaya çıktığını kanıtlar niteliktedir. Küresel sıcaklık ve nüfus artışı, dünya genelinde su güvenliği konusunda endişe yaratmadan çok önce, küçük bir çöl ülkesi olan İsrail kendi başına verimli bir su teknolojisi ekosistemi üretmekle meşguldü. 70 yıl önceki kuruluşundan beri İsrail’in zayıf su güvenliği, bu hayati kaynağın korunmasını ulusal öncelik listesinin başına taşımıştır.
İsrailli yenilikçiler ve girişimciler on yıllar boyunca son teknoloji sulama, tuzdan arındırma ve su arıtma teknolojilerinde öncülük etmiştir. Bugün İsrail, atık suların %80’ini tarımda yeniden kullanılabilir hale getirmektedir ve tarımsal üretimde su kullanımı verimliliği konusunda dünya lideridir. İçilebilir suyunun büyük bir kısmı, beş adet birinci sınıf tuz giderme tesisinden gelmektedir. İsrail, ülke içinde su güvenliğini geliştirmenin yanı sıra su teknolojisi inovasyonlarını dünya genelinde yıllık 2 milyar dolara ihraç etmektedir.
İsrail’in canlı su teknolojisi ekosistemi, farklı sektör ve olgunluk seviyelerinde 150’nin üzerinde şirkete sahiptir. Bu şirketlerden bazıları şunlardır:
Bu derece canlı bir su teknolojisi ekosistemini bünyesinde barındıran İsrail’in, endüstrinin en önemli konferanslarına da ev sahipliği yapması anlaşılır bir durumdur. Buna en iyi örnek, Tel Aviv’de bulunan David Intercontinental otelinde 18-21 Kasım’da düzenlenecek olan WATEC İsrail 2019konferansıdır. Bu yıl dünya genelinde 90 ülkeden 2.500 uzman, yönetici ve etkin kişi, lider konuşmacıların ve 80 katılımcının yanında yer alacaktır. Katılımcılar üretken ortaklıklar kuracak, su teknolojisinde yeni inovasyonları keşfedecek ve endüstrinin geleceğine ilişkin cesur bir vizyonun ana hatlarını belirleyecektir. İnanılmaz olsa da küresel su güvenliğine giden yol çölden geçmektedir.